Sınav odaklı eğitim sistemi öğrencilerin gelişimini nasıl etkiliyor? Test başarısını değil, hayat başarısını odağa alan çözüm önerileri bu yazıda!
Türkiye’de uzun yıllardır uygulanan sınav sistemleri – LGS, YKS gibi – eğitim sürecinin merkezine yerleşmiş durumda. Bu sınavlar, milyonlarca öğrencinin hayatını şekillendiriyor. Ancak eğitimciler olarak şu soruyu kendimize sormalıyız: Bu sistem sadece bilgi düzeyini mi ölçüyor, yoksa öğrencilerimizin gelişimini kısıtlayan bir baskı mekanizmasına mı dönüşüyor?
Çoktan seçmeli testler, öğrencinin yalnızca bilgiye erişme hızını ve işlem pratiğini ölçer. Ancak:
Bu durum, öğrencilerin sınav dışı yönlerini göz ardı etmemize ve onları yalnızca test başarısıyla tanımlamamıza neden olabilir.
Günümüz eğitim anlayışı artık sadece “bilgi veren öğretmen – bilgi alan öğrenci” kalıbını geride bırakıyor. Öğrenciler artık:
Bunun için ölçme-değerlendirme yöntemlerinin de bu becerilere alan açması gerekiyor.
Eğitimde yönetici pozisyonunda olan herkesin ortak hedefi, öğrencilerin potansiyelini en sağlıklı şekilde ortaya çıkarmaktır. Ölçme sistemlerinde:
Bu, öğrencinin sadece bilgiyi ne kadar ezberlediğini değil, nasıl yorumladığını da ortaya koyar.
✔ Çocuğunuzu sadece net sayısıyla değil, gelişen yönleriyle değerlendirin.
✔ Akademik başarı kadar karakter gelişimini de önemseyin.
✔ Başarı tanımını yalnızca sınav skoruyla sınırlamayın.
✔ Süreç odaklı öğrenmeyi teşvik edin, hedefe değil gelişime odaklanın.
📌 Çoklu ölçme araçlarının yaygınlaştırılması: Testlerin yanında açık uçlu sorular, performans ödevleri ve süreç değerlendirme yöntemleri kullanılmalı.
📌 Öğrenci refahına yönelik politikalar: Rehberlik hizmetlerinin güçlendirilmesi, sınav kaygısı ve psikolojik destek sistemlerinin geliştirilmesi.
📌 Eğitimde çeşitliliğin teşvik edilmesi: Yetenek temelli okulların, sanat-spor bilim merkezlerinin desteklenmesi.
📌 Öğretmen gelişimi: Öğretmenlerin sadece sınava hazırlayan değil, öğrenciyi çok yönlü geliştiren rehberler olması için sürekli eğitimlerle desteklenmesi.
aşarılarını değil; akademik, sosyal ve duygusal gelişimlerini de göz önünde bulunduracak şekilde yeniden yapılandırılmalı; ölçme ve değerlendirme süreci, okul hayatının geneline yayılmış, çok yönlü ve süreklilik arz eden bir biçime dönüştürülmelidir.
Bir öğrencinin değerini tek bir sınav sonucuyla ölçmek, onu hayattaki gerçek başarılardan uzaklaştırabilir. Eğitimde hedef, sınava hazırlamak değil, hayata hazırlamak olmalı. Yönetim, okul, öğretmen, veli ve öğrenci birlikte hareket ederek bu dönüşümü başarabiliriz.
2024-2025 eğitim öğretim yılında yürürlüğe giren Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile birlikte, tüm dersler gibi…
2025-2026 yılında yeni müfredata göre 10.sınıf matematik "1.Tema Geometrik Şekiller" in ilk konusu: "Trigonometrik Oranlar…
9.sınıf matematik dersi neden bu kadar önemli? Diğer sınıflarla ilişkisi nedir? Lise hayatına sağlam başlamak…